Ayhan ATASOY

S.M.Mali Müşavir & Bağımsız Denetçi & Bilirkişi

Ahmet Hakan
Kürt sorunu acemisinden yalın ve basit saptamalar
04/10/2011

Kürt sorunu acemisinden yaln ve basit saptamalar

SON zamanlarda kendimi iyiden iyiye Kürt sorununa vurmuş durumdayım.

- Mesela Diyarbakır’a gittim: Selahattin Demirtaş ve Gülten Kışanak’ dinledim. Osman Baydemir’e sorular sordum. Diyarbakır sokaklarında vatandaşlarla konuştum.- Mesela Cengiz Çandar’ı

, Hasan Cemal’i, Yalçın Akdoğan’ı daha bir dikkatle okumaya başladım.

- Mesela Öcalan’ın avukat görüşmelerine yeniden döndüm.

- Mesela Cengiz Kapmaz’ın “İmralı” kitabına bir kez daha baktım.

 Nazl Ilıcak’ın evinde Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Osman Baydemir ve Sırrı Sakık’la buluşan gazeteciler arasında yer aldım.

Bütün bu temaslardan, okumalardan, görüşmelerden, konuşmalardan çok basit, çok yalın sonuçlar çıkardım.“Bir Kürt sorunu acemisinin kı

sa süreli dikkatinin sonuçları” bağlamında değerlendirilebilecek olan o sonuçlar aktarıyorum:

- Bugün gelinen noktada o kadim soru yeniden gündemde: Kürt sorunu “barışçıl yollar” ile mi çözülecek, yoksa “vuruşarak” m çözülecek?- Erdoğ

an hükümeti, bu zamana kadar hep “barışçıl yollar” seçeneğini tercih etti. Ancak görüyoruz ki son günlerde “vuruşarak çözme” seçeneğine doğru bir kayış var.

- “Vuruşarak çözme” seçeneği yürürlüğe girerse, PKK’ya ağır bir zayiat verdirilebilir. Ancak unutulan bir şey var: PKK’ya verdirilen her zayiatın bölgede bir karşılığı olacaktır. Bununla nasıl baş edilecek?- PKK, devleti yenemeyeceğ

ini anlamış durumda. Silahın devrinin bittiğinin de farkında. Çırpınmasın ve çabalamasın tek bir gerekçesi var: Müzakere masasına güçlü oturmak.

- Hükümet ise terörün gölgesinde bir müzakere yapmak istememekte... “Önce silahı rak, sonra görüşürüz” demekte. Elindeki silah müzakere masasında bir koz olarak tutmak isteyen PKK inatla ve ısrarla buna yanaşmamakta.- Kı

sacası sorunun düğümlendiği yer şurasır: Önce silahlar bırakılacak, ardından müzakere masasına mı oturulacak? Yoksa önce müzakere masasına oturulacak, ardından mı silahlar rakılacak? Aslında herkes şunun farkında: Er ya da geç hem müzakere masasına oturulacak, hem de silahlar bırakılacak... Sorun “öncelik hangisinde olacak” sorunu...

- Devlet PKK’ya hiç mi hiç güvenmiyor. Güvensizliğin en önemli nedeni, müzakere arayışı sürerken ellerin tetikten çekilmemesi... Şehit cenazelerinin gelmesi... PKK da devlete güvenmiyor.- Bu durumda ne olacak? Taktik amaçlar nedeniyle bir büyük barış

 rsatı heba mı edilecek? Çözüme en çok yaklaşıldığı anda, taktik amaçlar nedeniyle yeniden başa mı dönülecek? Sorunun kansız, cenazesiz, silahsız çözülmesi için ortaya çıkan o harika fırsat, tetikteki eller marifetiyle geri mi tepilecek?

- Dikkat! Dikkat! Bu bir kader anır. Bu bir dönüm noktasır. Son bir yekinmeyle barışa, müzakereye bir fırsat daha verilmelidir. Çünkü barışın, müzakerenin ucunda ölüm yoktur, vuruşarak çözmenin ucunda ise kan vardır, gözyaşı vardır.

Yeni anayasa benzetmeleri

BAŞBAKAN Erdoğan “sır kilometre bir anayasa” demişti.

Anayasa Mahkemesi eski raportörü Osman Can ise, dünkü Yeni Şafak’ta yayınlanan röportajında “Yeni anayasa dört çarp dört araba gibi olmalı” demiş.Korkarı

m bu iki saptamanın ardından...

Yeni anayasayı“otomotiv sanayi terimleri” ile değerlendirme modası başlayacak.

sa portreler

- AHMET TÜRK: Görmüş geçirmişlere özgü bir kalenderlik içinde... Mardin gibi bir adam: Hem bir tarihi var, hem de kederli bir görüntüsü... Rindmeşrep...

- AYSEL TUĞLUK: Sıfların doğrudan geçen öğrencilere özgü bir havas var. Şiirden çok düzyazıya yatkın... Açıklayı... Müzakereci... Bir de tavizsiz...- SIRRI SAKIK: Eğ

lenceye açık... Dillere destan şıklığın mavra konusu edilmesine hayli alışmış.

Biraz kaşınca altından duygusal bir adam çıkabilir.

lavuza gerek yok

İYİ bir film mi çekmek istiyorsun?

Muhteşem bir beste mi yapmak istiyorsun?

Herkesi şna çevirecek bir roman mı yazmak istiyorsun?

Okuyan meftun edecek şiirler mi yazmak istiyorsun?

Şahane bir resim mi yapmak istiyorsun?

Sakın eline “şiir okuma kılavuzu”, “iyi bir roman nasıl yazır”, “muhteşem besteler yapmanın 10 yolu”, “film çekme rehberi” türü kitaplar alma.

Bunun yerine...

Şahane filmler seyret, adam sersem eden romanlar oku, çarpılacağın besteler dinle, muhteşem şiirlere kendini vur.

Çok daha yararl bir iş yapmış olursun.

Cimrilere neden acımalız

- Çünkü cimriler huzura ve rahatlama duygusuna bir türlü sahip olamazlar.

- Çünkü cimriler adı
na kontrolsüzlük denilen muhteşem duygunun tadını asla bilemezler.

- Çünkü cimriler “Hesap lütfen” haykırışın işittikleri anda zavallı bir panik halinin esiri olurlar.- Çünkü cimriler keyfini sürmeye kalkış

kları şeylerin sürekli hesabını yaptıkları için keyfini süremezler.

- Çünkü cimriler küçük hesaplar sonucu kurtarabildikleri küçük şeylere mukabil aşırı sevimsizlik gibi bir algı yaratırlar.

Ahmet HAKAN

ahmethakan@hurriyet.com.tr

4 Ekim 2011



746 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Bir şey yapmalı - 16/03/2016
MUHAFAZAKÂRINDAN solcusuna... Türk’ünden Kürt’üne...
NEŞET ERTAŞ HAKKINDA 10 ŞEY - 26/09/2012
Anadolu'da gönül sözünü 8 farklı şekilde telafuz eden tik kişiydi.
Bir Amerikan İtirafı - 24/04/2012
ADI: Henri Barkey
Bir kez daha aynı soru Gülen 28 Şubat’ta ne yaptı? - 06/03/2012
FETHULLAH Gülen’in 28 Şubat sürecinde durduğu yeri sorgulayan bir yazı yazdım.
Fethullah Gülen 28 Şubat’ta ne yaptı? - 01/03/2012
ŞUNLARI yaptı: - Ordunun dönemin hükümetinden daha demokrat olduğunu söyledi. - Refah Partisi’nden ayrışmaya çalıştı. - “Ben Erbakan gibi değilim, daha hoşgörülüyüm” mesajı verdi.
İtikatta cemaatçiyim amelde hükümetçi - 24/02/2012
SON tartışmalarda... “Cemaatçi” olmak ile “hükümetçi” olmak arasında gidip geldim. Bazen “Cemaatçi” oldum, bazen “hükümetçi”. Bir karara varamadım.
Müsteşar kurtuldu, peki ya diğerleri? - 22/02/2012
BİR yasa çıkararak MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı, özel yetkili savcıların elinden kurtardınız. Böylece... Müsteşar Bey’in tutuklanmasının, çeşitli hoyratlıklara maruz kalmasının, sorgulanmasının, yargılanmasının falan önüne geçmiş oldunuz.
Yemişim AİHM kararını - 18/02/2012
AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi... - Ergenekon’un varlığını kabul etmiş. - Tutuklamaları normal kabul etmiş. - Uzun tutukluluğu sorun olarak görmemiş. - Özel Yetkili Mahkemelerin süper adil işler yaptığını söylemiş. - Her şey mükemmel demiş.
İleri demokrasinin bir cilvesi daha - 14/02/2012
TÜRKAN Saylan’ın evi basıldı, “İleri demokrasi” dendi. - Generaller yargılandı , “Kimse yargıya hesap vermekten kaçınamaz” dendi.
 Devamı
Üyelik Girişi
SMMM AYŞE ATASOY

Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar39.649339.8081
Euro46.767646.9550
Hava Durumu
Saat